Ali Fuat Cebesoy
Asker, devlet ve siyaset adamı (D. 1882, Salacak / Üsküdar / İstanbul – Ö. 10 Ocak 1968, İstanbul). Son Osmanlı Meclis-i Mebusanı ile Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Birinci Dönem Yozgat Milletvekilli İsmail Fâzıl Paşa’nın oğlu, Nâzım Hikmet’in büyük dayısıdır. İlk ve orta öğrenimini Erzincan ve Beşiktaş Askerî Rüştiyesi’nde, lise öğrenimini Kadıköy Saint Jozef Fransız Lisesi’nde tamamladıktan sonra 13 Mart 1899’da girdiği Harbiye Mektebi’ni 9 Ocak 1902’de piyade teğmen rütbesi ile bitirdi ve kurmay sınıfına ayrıldı. Erkân-ı Harbiye Mektebi (Harp Akademisi)’nde öğrenciyken üsteğmenliğe yükseltildi ve 11 Ocak 1905’te buradan Kurmay Yüzbaşı rütbesi ile mezun oldu. Beyrut’taki çeşitli birliklerde ve 1906 Haziran ayından itibaren Selanik’teki 3. Ordu Sahra Topçu Alayı’nda görev yaptıktan sonra Örnek Sahra Topçu 15. Alay Tabya öğretmenliğine atandı. 13 Eylül 1907’de Karaferya bölgesinde ayaklanan Rum ve Ulah çetelerine karşı yapılacak harekât için Karaferya Bölge Komutanlığı’na atandı. Bu ayaklanmanın bastırılmasından sonra 3. Süvari Tümeni Kurmay Subaylığı’yla görevlendirildi. Oradan bir yıl kadar sonra Roma Elçiliği Askerî Ataşeliğine gönderildi. Eylül 1911’de İtalya ile savaş durumuna girilmesi üzerine yurda döndü, bu savaş için oluşturulan Batı Ordusu Kurmay Subaylığı’na verildi. 1911’de binbaşılığa yükseltilerek, Mebusan Meclisi’nde kurulan özel komisyona Trablusgarp Savaşı hakkında bilgi vermek üzere İstanbul’da alıkonuldu.
Ali Fuat Bey, 11 Haziran 1912’de özel bir görevle Avrupa’ya gönderildi. Görev dönüşü, vekâleten Yanya Kolordu Kurmaylığı’na atandı. Ardından görevlendirildiği 23. Nizamiye Tümeni Komutanlığı ile Bista ve Pijanı savaşlarına katıldı. 1 Mart 1913’te Yanya savunması sırasında yaralanarak tutsak edildi. Kasım ayında serbest bırakıldıktan sonra Genel Kurmay 2. Şube’de görevlendirildi ve aynı zamanda tutsakların değiştirilmesi için kurulan komisyonda görev yaptı. 8 Ocak 1914 tarihinde 8. Kolordu Kurmay Başkanlığına atandı ve Balkan Savaşı (1912-13)’ndaki başarısından dolayı yarbaylığa yükseltildi. Birinci Dünya Savaşı (1914-18) seferberliğinin ilânı üzerine 19 Eylül 1914’te 8. Kolordu 25. Tümen Komutanlığı’na atandı. Birinci Kanal Taarruzundaki başarısı üzerine Türk ve Alman Savaş madalyasıyla ödüllendirildi ve13 Aralık 1915’te albaylığa yükselerek 14. Tümen Komutanlığına atandı.
Albay Ali Fuat Bey, tümeniyle birlikte 11 Haziran 19l6’da 2. Ordu emrine girerek Kafkas Cephesi’ne hareket etti, Çapakçur’daki çatışmalara katıldı. 1917’de Bitlis ve Van cephelerindeki 5. Tümen Komutanlığına, 2. Ordu Kurmay Başkanlığına, 20. Kolordu Komutanlığına nakledildi. Filistin Cephesi’ndeki savaşlarda gösterdiği başarıları takdir edilerek 21 Aralık 1917’de mirlivalığa (tümgeneral) yükseltildi. Filistin Cephesi’ndeki görevi 1918 Haziran ayına kadar sürdü. Mustafa Kemal Paşa’nın Mütareke (30 Kasım 1918)’den sonra Yıldırım Orduları Komutanlığı’ndan alınması üzerine Ali Fuat Paşa bir süre 7. Ordu Komutanlığına vekâlet etti.
25 Şubat 1919’da 20. Kolordu Komutanlığı’na atanarak İstanbul’dan ayrıldı ve yeni görev yeri olan Konya’ya gitti. Mustafa Kemal Paşa’nın 19 Mayıs’ta Samsun’a çıkmasından sonra karargâhını Ankara’ya nakletti.
Ali Fuat Paşa, 8 Haziran’da Ankara’ya gelen Rauf Bey’i karşılayarak 12 Haziran’da birlikte Amasya’ya hareket ettiler. Amasya’da Mustafa Kemal’le buluşarak; vatanın bütünlüğü ile milletin bağımsızlığının tehlikede olduğunu vurgulayan Amasya Genelgesi’ni imzaladılar. 28 Ağustos 1919’da İstanbul Hükümeti tarafından görevden alındı. Ancak Mustafa Kemal Paşa’nın Sivas’tan verdiği talimata uyarak görevini bırakmadı. Sivas kongresinin kararıyla, 9 Eylül 1919 tarihinde “Batı Anadolu Umum Kuvây-ı Milliyye Komutanı” olarak görevlendirildi.
Ali Fuat Paşa, TBMM’nin I. Dönemi için yapılan seçimde Ankara’dan milletvekili seçildi. Ancak Geyve Cephesinde görevde olduğu için Meclise katılamadı. 11 Mayıs 1920’de İstanbul’daki Divan-ı Harp tarafından Mustafa Kemal Paşa, Kara Vâsıf, Ahmet Rüstem, Dr. Adnan Bey ve Halide Edip Hanım ile birlikte gıyabında idama mahkûm edildi. Bolu yöresindeki ayaklanmaların bastırılmasından sonra 23 Haziran’da Ankara’ya döndü. 25 Haziran’da Batı Cephesi Komutanlığına atanarak Eskişehir’de karargâh kurdu. Yunan ileri hareketi karşısında cephede bir savunma hattı kurmaya çalıştı... 9 Kasım 1920 tarihinde İcra Vekilleri Heyeti kararıyla Moskova Büyükelçiliğine atandı. Moskova’da bulunan İktisat Vekili Yusuf Kemal ve Sinop Milletvekili Rıza Nur beylerle birlikte “Türkiye - Sovyet Rusya Dostluk ve Kardeşlik Anlaşması”nı imzaladılar. Bu anlaşma ile Doğu Cephesinde barış sağlanmakla birlikte Rusya’nın iktisadî ve malî yardım yapması da sağlandı. Ancak, Elçiliğimizin Rus gizli polisi tarafından basılıp aranması, Rusya’ya protesto notaları verilmesine yol açtı. Ankara Hükümeti’nin Rus Elçisine verdiği nota dostluk teminatıyla karşılanmasına karşın, Ali Fuat Paşa yurda döndü ve ısrarlara karşın Moskova’ya dönmedi ve yasama görevine başladı. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Grubunun Başkanlığına, ardından 1922 yılı sonuna doğru TBMM İkinci Başkanlığına seçildi.
24 Eylül 1923 tarihinde ferikliğe (korgeneral) yükseltilen Ali Fuat Bey, TBMM’nin II. Dönemde yeniden Ankara Milletvekili seçildi, 21 Ekim 1923’te 2. Ordu Müfettişliğine atandı. 30 Ekim 1924 tarihinde Ordu Müfettişliğinden çekildiğini ve milletvekili olarak çalışacağını bildirdi. Cumhuriyet’in ilanından sonra kurulan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın kurucuları arasında yer aldı. Bu fırkanın 3 Haziran 1924 tarihinde Bakanlar Kurulu kararıyla kapatılması üzerine bağımsız olarak yasama görevini sürdürdü. Mustafa Kemal Paşa’ya suikast girişimi (İzmir Suikastı, 17 Haziran 1926) olayında, tutuklanarak İzmir’e gönderildi. İstiklâl Mahkemesi’nde yargılanarak aklandı. 15 Temmuzda serbest kaldıktan sonra Meclisteki görevine döndü ve 5 Aralık 1927 tarihinde emekliye ayrıldı.
Ali Fuat Cebesoy, TBMM’nin III. Dönem seçimlerine katılmadı. IV. Dönemde boşalan bir milletvekilliği için yapılan seçimde (10 Haziran 1933) Konya’dan bağımsız milletvekili oldu. Yasama görevini sonraki dönemlerde İstanbul Milletvekili olarak sürdürdü. Refik Saydam Hükümetinde Nafıa Vekili (Bayındırlık Bakanı, 1939-42) Şükrü Saraçoğlu Hükümetinde yeniden Nafıa Vekili (1942-43) ve aynı hükümette Münakalât Vekili (Ulaştırma Bakanı, 1943-48) görevlerinde bulundu. 30 Ocak 1948’de seçildiği TBMM Başkanlığından 1 Kasım 1948’de ayrıldı. 27 Mayıs 1960 tarihinden sonra politikadan tümüyle çekildi. Öldüğünde, Geyve - Ali Fuat Paşa İstasyonu’nda hazırlanan özel mezarlıkta toprağa verildi.
Bağımsızlık Savaşı’ndaki büyük hizmetleri nedeniyle takdirname ile ödüllendirilmiş, 23 Mart 1924 tarihinde TBMM Genel Kumlunda yapılan törenle madalyaları takılan ilk 25 kişi arasında “Kırmızı -Yeşil Şeritli İstiklâl Madalyası” almaştı. Cebesoy bekârdı, Fransızca ve Almanca bilirdi. Askerlik ve savaş konusu ile anı türünde kitapları vardır.
ESERLERİ:
Büyük Harpte Osmanlı İmparatorluğunun 1916–1917 Senelerindeki Vaziyeti (tsz), Birüssebl-Gazze Meydan Muharebesi (1938), 20’nci Kolordu (1938), Millî Mücadele Hatıraları (1953), Moskova Hatıraları (1955), Siyasî Hatıralar (2 cilt, 1957–1960), Sınıf Arkadaşım Atatürk (1967), Büyük Zaferden Lozan’a Siyasi Hatıralar 1-2 (Yay. Haz: Osman Selim Kocahanoğlu, 2002), Kuva-yı Milliye’nin İçyüzü (Yay. Haz: Osman Selim Kocahanoğlu, 2002), Lozan’dan Cumhuriyete-Siyasî Hatıralar 1-2 (Yay. Haz: Osman Selim Kocahanoğlu, 2002).
HAKKINDA: Ali Fuat Cebesoy / Siyasi Hatıralar (1957), Afşin Oktay-Kemal Bağlum / Biyografiler Ansiklopedisi (1959), Ayfer Özçelik / Ali Fuat Cebesoy Hayatı ve Faaliyetleri (AÜ Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü doktora tezi, 1989), TDV İslâm Ansiklopedisi (c. 7, 1993), Kemal Öztürk / İlk Meclis (Belgesel, 1999), Elif Yılmaz / Atatürk’ün En Yakın Silah Arkadaşı Ali Fuat Cebesoy’un Tüm Hatıraları Elimizde Artık (Cumhuriyet Kitap, 9 Mayıs 2002).