Mehmet Fuat Köprülü
Edebiyat tarihçisi, siyaset ve devlet adamı (D. 1890, İstanbul - Ö. 28 Haziran 1966, İstanbul). Babası, ünlü vezir ailesi Köprülüler soyundan gelen İsmail Faiz Bey; annesi, İslimiye ulemasından Arif Hikmet Efendi’nin kızı Hatice Hanım’dır. Ayasofya Merkez Rüştiyesi (Ortaokulu) ve Mercan İdadisi (Lisesi)’nden sonra İstanbul Hukuk Fakültesi’ne devam ettiyse de (1907-09) bitirmedi. Bu yıllarda özel Fransızca dersleri aldı, felsefe ve tarihle yakından ilgilendi, ardından Batı’nın düşünce ve edebiyat anlayışı üzerine yazılar yazdı. 1910’dan sonra İstanbul liselerinde Türkçe ve edebiyat öğretmenliği yaptı. İÜ Edebiyat Fakültesinde Türk edebiyatı, İlahiyat Fakültesi’nde dinler tarihi, Mülkiye Mektebi’nde siyasi tarih, Sanayi-i Nefise Mektebi (Güzel Sanatlar Akademisi)’nde de medeniyet tarihi dersleri okuttu. Henüz yirmi üç yaşında iken (1913) Türk edebiyat tarihi profesörlüğüne atandı. Üniversite reformundan sonra Edebiyat Fakültesi Dekanı (1923) oldu. 1924’te Maarif Vekâleti Müsteşarlığı’na atandı. Ayrıca Ankara İlâhiyat Fakültesi ile Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’nde tarih hocalığı yaptı. Türkiyat Enstitüsü ve “Türkiyat” dergisini (1924) kurdu. Türk Tarih Encümeni Başkanlığı’na getirildi (1927) ve 1933’te ordinaryüs profesör oldu.
Fuat Köprülü, 1935’te Kars Milletvekili seçildikten sonra da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi ve Ankara Üniversitesi DTCF’de öğretim üyeliğine devam etti. Emekliye ayrıldıktan (1943) sonra Demokrat Parti (DP)’nin kurucuları arasında yer aldı (1946) ve DP 1950’de iktidara geldiğinde Adnan Menderes hükümetlerinde 1956’ya kadar Dışişleri ve Devlet bakanlıkları görevlerinde bulundu. 1957 seçimlerinden sonra istifa ettiği DP’yi, 27 Mayıs’tan sonra Yeni Demokrat Parti (1961) adıyla kurmasına izin verildiyse de ilgi görmeyince parti amblemini Adalet Partisi (AP)’ne devrederek politikadan çekildi. 27 Mayıs 1960 ihtilalinde kısa bir süre tutuklu kaldı.
Fuat Köprülü, Fecr-i Ati topluluğu şairleri arasında yer alarak 1908’den itibaren “Mehasin” ve “Servet-i Fünûn”, daha sonra Ziya Gökâlp’ın çıkardığı “Yeni Mecmua”da (1917-18) şiirler ve günün edebî konuları üzerine yazılar yayımladı. Ancak asıl ününü Türkoloji araştırmalarıyla yapmıştır. “Akşam”, “Azerbaycan Yurt Bilgisi”, “Bilgi Mecmuası”, “Büyük Mecmua”, “Dergâh”, “Halka Doğru”, “Hayat”, “İkdam”, “Millî Tetebbular Mecmuası”, “Son Saat”, “Tanin”, “Tasvir-i Efkâr”, “Türk Yurdu”, “Türkiyat Mecmuası”, “Vatan”, “Yeni Mecmua” gibi dergi ve gazeteler, yazılarının yayımlandığı başlıca yayın organlarıdır.
1924’te Türkiyat Enstitüsü’nü kurdu. Çıkardığı “Millî Tetebbular Mecmuası” (1915) ve “Türkiyat Mecmuası” (1924), “Türk Hukuk ve İktisat Tarihi Mecmuası” (1931-39) ile Halkevlerinin “Ülkü” (1936-41) dergilerini yönetti. Ahmet Fakih, Şeyyad Hamza, Hoca Dehhanî gibi daha önce haklarında bilgi sahibi olunmayan şair ve yazarları bilim ve edebiyat dünyasına tanıttı. Millî Edebiyat akımına katılarak bu topluluk içerisinde önemli hizmetlerde bulundu. Ziya Gökalp’ın Türk milliyetçiliğinin felsefi temellerini kurmak istemesine koşut olarak, millî edebiyat anlayışının sanatsal özelliklerini oluşturacak yazılar yazdı.
Prof. Köprülü, alanında uzman kabul edilerek yurtiçinde ve yurtdışında birçok bilimsel kuruluşun üyeleri arasına alındı ve bu kuruluşların toplantılarına katıldı. 1923’ten itibaren Paris, Bakü, Oxford, Harkov ve Londra’da düzenlenen çeşitli kongrelerde Türkiye temsilcisi olarak bulundu. Türk edebiyatını klâsik tezkirecilik anlayışından ve naif denilebilecek incelemelerin konusu olmaktan çıkardı. Edebiyat incelemesine modern ve bilimsel metotlar kazandırarak, genç yaşta kendisini fikir ve sanat çevrelerine kabul ettirmiş, edebiyat tarihi alanında uluslararası bir üne sahip olmuştu. “Türk Edebiyatı Tarihinde Usûl” adlı incelemesiyle bizde, Batılı anlamda edebiyat tarihçiliğinin temellerini atmış oldu. Yaptığı araştırmalarla unutulmuş birçok değerimiz, modern tarih metotlarıyla edebiyatımıza onun tarafından kazandırıldı. Özellikle Türk edebiyatı tarihi, Türk medeniyeti ve Türk kültür tarihi, edebî eleştiri, dil ve din, Türk sanatı ve müziği, Türk siyasî tarihi konularındaki yazıları günümüz edebiyatı için de değerli kaynaklar oldu. Köprülü, aynı zamanda Türk tarihi, modern hukuk ve iktisat tarihinin de kurucularından sayılır. Ancak şairliği, diğer alanlardaki çalışmalarına göre pek başarılı değildir. Gençlik dönemlerinde yazdığı ve bireysel özellikler taşıyan şiirlerinin bu havası, Millî Edebiyat topluluğuna katıldıktan sonra kayboldu ve şiirlerini kitap olarak yayımlamadı. Çeşitli gazete ve dergilerde yayımlanan yazıları ve kitapları ile Türk edebiyatına 1500’ü aşkın makale ve çok sayıda kitap kazandırdı; kimi makaleleri de kitap oylumundadır.
Ord. Prof. Fuat Köprülü, İstanbul’da Balta Limanı Kemik Hastanesin’de vefat etti ve Sultan Mahmut Türbesi’nin karşısındaki Köprülü Mezarlığı’nda toprağa verildi… 1908-12 yılları arasında Türk Derneği, Türk Yurdu Cemiyeti ve Türk Ocağı gibi kuruluşlarda üye olarak bulundu. 1925’te Sovyet Bilimler Akademisi üyeliğine, 1926’da Körösi Csoma Macar Bilim Derneği haberleşme üyeliğine seçildi. 1927’de kendisine Heidelberg Üniversitesi tarafından fahrî felsefe doktorluğu unvanı, 1937’de Atina ve 1938’de Sorbonne üniversiteleri tarafından fahrî doktorluk unvanları verildi. 1959’da Amerikan Tarih Cemiyetinin onur üyeliğine, 1964’te Macar Bilimler Akademisi onur üyeliğine, aynı yıl Londra’da School of Oriental and African Studies haberleşme üyeliğine seçilmişti. Evli ve iki çocuk babasıydı.
“Fuat Köprülü, Türk tarih araştırmacılığının ve yazıcılığının, Osmanlı Tarihçiliği dışına taşınmasında, yani başka zaman ve mekânlarda devletler kurmuş olan Türk Toplumları’nın tarihlerini de kapsayacak şekilde genişletilmesinde ve eski tarihçiler arasında gelenekselleşmiş olan siyasî ve askerî tarih odaklı yaklaşımın aşılmasında, yani edebiyat tarihi, dil tarihi, sanat tarihi, hukuk tarihi, iktisat tarihi, din tarihi gibi medeniyet tarihinin muhtelif alanlarının mevcudiyetine dikkat çekilmesinde çok önemli bir rol oynamıştır; kısacası tarihçiliğimizin ufkunu genişletmiş ve yeni araştırma alanları açmıştır.” (Remzi Demir - Doğan Atılgan)
“Edebiyat tarihini kendine has metotlarla ele alıp inceleyen Köprülü, sanatçı ve toplum arasındaki ilişkileri başarılı bir şekilde ortaya koyar. Bu sahada inceleme ve tenkitlerde bulunurken aynı zamanda iyi bir edebiyat tarihçisi ve iyi bir tenkitçinin vasıflarını bizzat kendisi ortaya koyar. Tarih sahasındaki çalışmalarında takip ettiği ilmî metotlarla ve bu tür eserlerde mutlaka gerekli olan hadiselere objektif bakış tarzıyla, ciddiyeti ve titizliğiyle, güçlü sentez kabiliyetiyle, içteki ve dıştaki hadiselere getirdiği yorumlarla ekol oluşturmuş bir bilim adamıdır.” (Prof. Dr. Şerif Aktaş)
ESERLERİ:
Kıraat-ı Edebiyye (1904), Hayat-ı Fikriyye (1909), Malumat-ı Edebiyye (Şahabettin Süleyman ile, 1915), Yeni Osmanlı Tarihi Edebiyatı (Ş. Süleyman ile, 1916), Turan’ın Kitabı (1916-17), Türk Dilinin Sarf ve Nahvi (1917), Mektep Şiirleri (3 cilt, 1918), Tevfik Fikret ve Ahlâkı (1918), Nasrettin Hoca (50 manzum hikâye, 1918), Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar (1919), Türk Edebiyatı Tarihi I (1920), Millî Tarih (1921), Türkiye Tarihi I (1923), Külliyat-ı Fuzuli (1924), Türk Tarîh-i Dînîsi (1925), Azeri Edebiyatına Ait İlk Tetkikler (1926), Millî Edebiyat Cereyanının İlk Mübeşşirleri ve Divan-ı Türkî-i Basit (1928), Onyedinci Asır Saz Şairlerinden Cevheri (1929), XIX. Asır Saz Şairlerinden Erzurumlu Emrah (1929), XVI. Asır Sonuna Kadar Türk Saz Şâirleri (1930), Kayıkçı Kul Mustafa ve Genç Osman Hikâyesi (1930), Türk Tarihinin Ana Hatları (1931), Divan Edebiyatı Antolojisi (1932-34), Anadolu’da Türk Dili ve Edebiyatının Tekâmülüne Bir Bakış (1934), Eski Şairlerimiz-Divan Edebiyatı Antolojisi (1932-34), Fuzuli (1934), Türk Dili ve Edebiyatı Hakkında Araştırmalar (1934), Türk Halk Edebiyatı Ansiklopedisi 1 (1935), Les Origines de L’Empire Ottoman (Paris, 1935), Yıldırım Beyazıt’ın Esareti ve İntiharı Hakkında (1937), Orta Zaman Türk Hukuki Müesseseleri (1937-38), Vakıf Müessesesi ve Vakıf Vesikalarının Tarihî Ehemmiyeti (1938), Türk Şairleri, İndeksler ve Sözlükler (1939), Âşık Dertli (1940), Âşık Ömer (1940), Karacaoğlan (1940), İslâm Medeniyeti Tarihi (Barthold’dan, çeviri, 1940), Altınordu’ya Ait Yeni Araştırmalar (1941), Ortazaman Türk-İslâm Feodalizmi (1941), Ali Şir Nevâî (1941), Yeni Farisî’de Türk Unsurları (1942), XIII. Asırda Maraga Rasathanesi Hakkında Bazı Notlar (1942), Uran Kabilesi (1943), Osmanlı İmparatorluğu Etnik Menşei, Meseleleri (1943), Kayı Kabilesi Hakkında Yeni Notlar (1944), Osmanlı Devletinin Kuruluşu (1959), Türk Saz Şairleri Antolojisi (5 cilt: İlk dört cilt 1940, son 1 cilt 1962-64), Demokrasi Yolunda (1964), Edebiyat Araştırmaları (1966), Bizans Müesseselerinin Osmanlı Müesseselerine Tesiri (2002).
KAYNAKÇA: Türk Kültürü / Köprülü Özel Sayısı (Eylül 1966), Hilmi Ziya Ülken / Türkiye’de Çağdaş Düşünce Tarihi (c. 2, 1966), Türkiyat Mecmuası / Köprülü Hâtırası (c. 15, 1969), Halil Berktay / Cumhuriyet İdeolojisi ve Fuat Köprülü (1983), Dr. Orhan F. Köprülü / Fuad Köprülü (1987), İhsan Işık / Yazarlar Sözlüğü (1990, 1998) - Türkiye Yazarlar Ansiklopedisi (2001, 2004) – Encyclopedia of Turkish Authors (2005), İbnülemin Mahmud Kemal İnal / Son Asır Türk Şairleri (c. I, 1999), Ömer Faruk Akün / TDV İslâm Ansiklopedisi (c. 28, 2003), Şerif Aktaş / Mehmed Fuad Köprülü / Büyük Türk Klâsikleri (c.12, 2004), İhsan Işık / Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (2006, 2007) - Ünlü Bilim Adamları (Türkiye Ünlüleri Ansiklopedisi, C. 2, 2013) - Encyclopedia of Turkey’s Famous People (2013), Remzi Demir - Doğan Atılgan / Elli Portre (2008).60